DergiZan

Yazı ve Sanat Ülkesi

Eski Sevdalar / Tijen Öncel

Merhaba arkadaşlar,

Bugün sizleri biraz geçmişe çocukluk yıllarımıza götürmek istiyorum. Annelerin anne olduğu komsularımızın başkalaştırılmadığı komşuluk döneminden bahsetmek istiyorum. Eski çocukluk yıllarımız da şuan da olan bolluk yoktu. Birçok insanlar gibi bizlerin de çok parası yoktu. Oyuncaklarımız da yoktu bilgisayar telefon vs.. zaten hiç yoktu.. Oyun oynamak için dışarı çıkıyorduk. Tüm mahalle çocukları ile birlikte saklambaç, ip atlama, taşlarla oyular oynardık hep… Birbirimizi kayıtsız şartsız severdik. Komşularımız kendi öz akrabalarımız gibiydi. Annelerimiz anne idi o zaman.. Evlerinde bizleri büyütmek için yuvasını ayakta tutmak için SEVGİ ile yuvasını koruyup kolluyordu. Şimdiki değildi her şey para korkusu, toplum baskısı, egolar, korkular yoktu yaşamımızda.. Bir şey de biriktirdiğimiz yoktu. Bayramları giyiyorduk yeni kıyafetlerimizi. Şu andaki tüketici bilince sahip değildik. Anne ve babalarımız birbirlerinin ayıbını örtmek için hep sevgisini koyuyordu ortaya.. Şimdiki gibi! Eskiler başka başka yüzlerde  Sevgi arayışında değildi!.. Dolaplarımız kıyafet dolu iken gidip yığınlarla yeni kıyafet alma gereği duymazdık. Evimiz de yemek piştiği zaman komşumuza uzatırdık ilk önce aman hakkı geçmesin bize diye.. YA ŞİMDİ? TOPLUM GELİŞTİ! TEKNOLOJİ GELİŞTİ! UZAYA ÇIKTIK!.. EVRENİ KEŞFETTIK! AMA ASIL DÜNYA YA GELİŞ AMACIMIZ OLAN SEVGİYİ UNUTTUK:((( MERHAMETİ UNUTTUK. ŞEFKATİ UNUTTUK… Eski zamanlarda Birimiz zorda ise bana ne demezdi kimse el birliği vardı birinin ihtiyacı varken herkes el uzatırdı.. Şimdi ise Her birimiz lüks hayat sürme derdine düştük. En iyi araba bende olsun.. Bankaya borçlandık. Ve o çark bizi kendi kölesi yaptı. Parayı Sevgi ile değiştirdik. Sırf etrafa lüks hayat gösterişinde olmak için zamanımızı saatlerimizi çok çalışıp sokağa koyduğumuz lüks arabalar için harcadık. Annelerimiz anne olmayı unuttu. Daha iyi bir yasam zannettiği için çalışmaya başladı. Ve çocukları eller anne sevgisinden uzak bir şekilde büyüttü.. Bencilleştik.. Egosal kimliklerimiz devreye girdiğin için bedene esir olduk.. Ve kalp gözümüzle sevmeyi bakmayı unuttuk… Daha çok elbisem olsun diye çalıştık ve dolaplar dolu elbiseleri Moda adı altında attık… Her gün daha çok çalıştık.. Ve birbirimizden uzaklaştık.. Çünkü evimize yorgun geldik. Çocuklar yeter ki seslerini çıkarmasın dedik. Onları TV veya bilgisayarla iç içe olmasına izin verdik. Ve çocuklarımız Sanal Sevgiler yalancı geçici sevgilerin esiri olmasına fırsat tanıdık. Çok şey bilmelerini ise marifet saydık.. Halbuki teknolojiyi iyi derecede kullansaydık eğer bu bizi ilerletecekti, ancak şu an yarattığımız LÜKS YAŞAMIN KÖLESİ OLDUK. Araba ev taksiti tatil vs… diye diye çalışıyoruz.. Sevgiden merhametten uzaklaşarak maddi kaynaklara esir olduk..

Aşk’ı Sevgiyi internetlerde arar durur olduk:)) Ya da! Eşlerimizi daha güzel sandığımız baska esler de arayıp duyuyoruz.. Sanal ortamda yasar duruyoruz..

NİYET EDİYORUM… Şuan da; Gerçek Sevgilerle buluşmaya ve anne ve babaların dünyada ki gerçek görevleri hatırlamalarına daha çok Aşk’ın hayatımıza girmesine.. Ve çocuklarımızın güven içinde HİÇ BİR KORKU BİLİNCİNE FIRSAT VERMEDEN KOMŞU ÇOCUKLARININ BENİM COCUKLARIM BİLİNCİNİN TOPLUM BİLİNCİNE YERLEŞMESİNE İHTIYACI OLAN KİMSELERE YARDIM ETME BİLİNCİNİN YERLEŞMESİNE DÜNYA YA MERHAMET GELMESİNE NİYET EDİYORUM VE ÖYLEDİR…

Bu yazıyı paylaş:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu yazarın toplam 4 eseri bulunmaktadır.