DergiZan

Yazı ve Sanat Ülkesi

Aşkın Ulviyeti Hakkında Söylenmece / Gürhan Gürses

  Şimdi sen bana bakarsın bir buzdağını eritirsin, bir ormanı yakarsın ve  bir okyanusu kurutursun . Yani demek istediğim şu ki benim güzel sevdiceğim; Sen bana bakınca Yağmur ormanıyken Afrika olurum.

Cana kıymak nedir bilmezsin eminim ama farkında olmadan faili meçhulü olursun kalbimin. Bir yan bakışın dahi etimi sigarayla nokta nokta yakıp dağ etmek gibi olur. Gerisini sen düşün işte, canımın nasıl yandığını izaha lüzum var mı? Ya bir de direkt baksan ne olur bana, Allah korusun, kemiklerin un ufak olur. Ağır sıklet bir boks maçında nakavt olmuş gibi serilirim 1.80 yere. Bu uzanmışlığımın sebebi aşkının karşısında ne kadar acziyet içinde oluğumu, nasıl eziyete düştüğümü ve bu dünyadaki tek meziyetimin de seni sevmek olduğunu ilkin sana sonra da cümle aleme göstermektir.

Herkes sever seni, illaki sever, mutlaka sever. Kör değilseler, sağır ve de hissiz… Seni sevmemek bahtsızlıktır, hadsizliktir, kıskançlıktır hakeza güzelden anlamamaktır. Ama hiçbir kimse benim gibi güzel sevemez seni , eşsiz sevemez. Onlar dünyanın bütün servetlerini ayağının önüne dökebilir ama hiçbiri canını feda edemez yeri geldi mi senin uğruna. Ya ben!

Baldıran zehri olsa senin elinde gözümü kırpmadan içerim.

Kör bir hançer olsa senin elinde boynumu uzatırım itirazsız.

Bir namluyu tutsan göğsümü namlunun ucuna koyarım.

Sen iste, canına can mı lazım, feda ederim.

Sana layık olabilmenin ve sende bir an için de olsa var olabilmenin hazzını bu dünyada başka hiçbir kimsede bulamam. Kimse anlayamadı beni bugüne kadar bundan sonra da anlayamaz. Bütün sevmelerim az ya da çok, büyük ya da küçük fark etmiyor hepsi seni seviyor olmamın bir yansıması, gölgesidir. Bir çiçeği seviyorsam sana benziyor diyedir. Bir kuşu avucuma alıp okşuyorsam tüylerini senden bir şeyler taşıyor diyedir. Bir denize dalıp gidiyorsa gözlerim senin ihtişamının denize yansımasındandır. ve bir göğe aşıksa onun maviliğine vurgunsam bil ki sana aşığım ve de sana vurgunum. Bunlar hep birer vesiledir sana ulaşmak adına, seni hatırlamak için rabbimin bana göstermiş olduğu birer güzellik vesikalarıdır.

Diyorlar ki hep aşkı yazıyorsun. Seni tanımıyorlar ki, görmemişler ki! Tanısalar eminim bana bunu dedikleri için mahcup düşerler. Evet bu dünya aşk üzre yaratılmıştır. İnsanın mayasında sevme ve sevilme hissi vardır. Bunu ortaya koymanın ne gibi bir kötülüğü olabilir ki? Bir insan aşkla bakıyorsa dünyaya ondan daha güzel ne olur ki? Kuru bir dala bakıp onun çiçekli halini kim düşünebilir? Kocaman bir dağa bakıp onun ardında saklı olan masmavi bir denizi kim hayal edebilir?  Ve bir tohumu eline alıp bunun kocaman bir ağaç olacağını kaç kişi akleder? Düşünsenize dünyayı cehenneme çevirenler aşkla bakıyor dünyaya? İnanmadınız değil mi? Çünkü aşk da konacağı dalı, gireceği yüreği ve filizleneceği toprağı iyi bilir.

İçim yangın yeri.

Yanmadan yargılamayın beni.

 

 

 

 

Bu yazıyı paylaş:

2 thoughts on “Aşkın Ulviyeti Hakkında Söylenmece / Gürhan Gürses

gürhan gürses için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu yazarın toplam 25 eseri bulunmaktadır.

Yazarın diğer yazıları