DergiZan

Yazı ve Sanat Ülkesi

Hayaller ve Başarı / Kamile Kıyak

                           

  “Hayal” kelimesi dilimize Arapça’ dan geçmiş, buna mukabil dilimizde “tahayyül etmek” kelimesi ise “hayal kurmak” anlamında kullanılmaktadır.

       Yapıcı hayal gücü, Hayalleri gerçeğe çevirmenin ilk adımıdır. Bununla ilgili olarak Van Gogh “Önce resmimi hayal ederim, sonra hayalimi resmederim” der. Nasıl  ki bir bina önce mimarın kafasındaki hayal ile başlarsa , bizim hedeflerimiz de öncelikle bu tarz yapıcı hayal gücüyle başlamalıdır.

   Yıkıcı hayalgücü, Negatif olasılıklara ve başarısızlık ihtimaline odaklanarak potansiyelin kısıtlanmasına sebep olur.

(Sınavlar henüz başlamadan başarısız olacağını, derslerini geçemeyeceğini düşünmek gibi)

      “Hayal” denince insanın aklına ilk önce gerçekleşmesi çok zor olan veya hiç mümkün olmayan fanteziler gelir. Fakat “hayal kurmak “benim için rahatlamak, nefes almak, olmak istediğim yerde ve olmak istediğim şekilde var olmak demektir. Çocukluğumdan beri ne zaman kendimi üzgün hissetsem hemen hayal kurarım.” İnsanı en mutlu eden yer neresidir?” diye sorsalar hemen “hayal dünyasıdır “diye cevap veririm. Zaten bizleri de hayata sıkı sıkı bağlayan da hayallerimiz değil midir? Hayal ettiğimiz kadar varız bu yeryüzünde.  Marion Anderson da “Hayallerini ve ideallerini bıraktıysan bari yaşamayı da bırak” der.

     Hayal etmek, kutsal kitaplarda “uyku ile uyanıklık arasında gerçekmiş gibi görünen bir surettir.” şeklinde tanımlanmaktadır. Demek ki, hayal etmek insan deneyiminin temel bir parçası.

  Eminim hayal kurmayan kimse yoktur bu hayatta. Her birimiz daha iyi yaşamak, daha güzel bir hayat kurmak ve çocuklarımıza daha iyi bir dünya kurmak için hemen hemen her gün hayal kurarız. Üstelik, bunun bir yaşı da yoktur. 7’den 70’e herkesin geçekleşmesini arzuladığı ve bunun için türlü zorluklarla mücadele ettiği bir hayali vardır.     ABD’li yapımcı, yönetmen, senarist, seslendirmen ve animatör Walt Disney çocukken, herkesin mutlu olduğu bir dünyanın hayalini kuruyordu.    Gençlik yıllarına geldiğinde ise hayallerini kağıda dökmeye başlamıştı. Çizim yeteneğini geliştirdikçe ortaya şimdilerde tüm dünyanın tanıdığı o karakterler çıktı. Hayaline inandı ve tüm zorluklara rağmen başardı. Walt Disney, şirketinin büyümesini, bugünkü haline gelmesini sağlayan Mickey Mouse karakterine gönderme yaparak hayallerle ilgili, “Eğer hayal edebiliyorsan başarabilirsin. Her şeyin bir fareyle başladığını unutma” diyor.

    Geçmişte kazanılan her zafer bir hayalin ürünüdür. Biraz araştırma yaptığımız zaman dünyanın “en …” leri olmanın ilk adımının hayal etmeye ve buna inanmakla başladığını görürsünüz.

    Messi, Futbola olan sevgisini “İlk futbol topum hediye edildiğinde çok gençtim. Üç ya da dört yaşındaydım. İstediğim tek hediye buydu. Noel, doğum günü ya da başka bir şey. Hepsinde top istiyordum.” cümleleriyle anlatıyor. Küçükken yaşadığı sağlık problemleri bile onu durdurmadı. Şimdi ise, Ballon d’Or’ u 5 defa kazanan tek oyuncu olmayı başaran bir futbol oyuncusu…                                                         

Nitekim. yapılan araştırmalarda, çocukluk döneminin sizin başarı durumunuzu olumlu ya da olumsuz yönde çok ciddi şekilde etkilediği ortaya çıkmıştır. Eğer aile, çocuklarının başarısızlığını her fırsatta yüceltecek ve tetikleyecek şekilde davranıyorsa, o çocuğun gelecekte de başarılı olması beklenmemelidir. Bu çok ciddi ve yüksek oranda doğru bir tespittir. Çocukluk döneminde aldığımız üzerimizde biriken enerjiler, bizi ne yazık ki hayata hazırlamaktadır. Eğer aile çocuğa karşı sürekli olumsuz tavırları besliyorsa, bu tavırlar onun tüm hayatını olumsuz yönde etkileyecektir. Dersleri iyi olmayan bir çocuğa sürekli, “Yapamıyorsun, başarısızsın” yapısını tetikleyecek enerjiler yüklenirse, o çocuk hayatının geri kalanında da ayni enerji yapısını devam ettirecektir. “Kuantum düşünce tekniği” bu evrensel yasanın geçerli olduğunu yapılan çalışmalarla ispatlamıştır.

Bu yüzden, dersleri yine iyi olmayan bir çocuğa sürekli olarak ona inandığınızı, güvendiğinizi, başaracağını bildiğinizi söyler ve bu enerjiyi tetiklerseniz, o çocuğun başarıya ulaşacağını göreceksiniz. Siz inanırsanız o da inanır çünkü o sizi örnek almakta, sizinle şekillenmekte ve tümüyle sizi yansıtmaktadır. Durum ne kadar kötü ve ne kadar umutsuz gibi görünse bile, çocuğunuza ona güvendiğinizi ve başaracağına inandığınızı yansıtmalısınız.

Ne zamanki başarının yaşamınıza gireceğine inanır, bunun hayaliyle yaşarsanız, o zaman negatif enerjilerle şekillendirdiğiniz ve kuantum alanınızı saran duvarların yıkılmaya başladığını fark edersiniz. Daha iyiyi elde edebilmek öncelikle daha iyiyi hayal edebilmekte başlar. Hayal kurabilmek özgürlüktür, sağlık belirtisidir. Hayal kurmanın kendisi bile insanın daha iyi hissetmesini sağlar. Daha iyisinin olabileceğine ve “imkansız yoktur” a  inanmak  gelişimi, değişimi sağlar. “Olabileceğine inanmak” kurulan hayali destekler.   Hayali gerçeğe taşıyan en önemli faktör ise tabii ki de harekete geçmektir. Eksik bilgileri tamamlamak, deneyimleri kullanmak, gerektiğinde destek almak çok önemlidir. Bunu yapmak böyle bir   yolculuğa çıkmadan önce yapılan hazırlığa benzer. Akıllı insan kendi bilgi ve deneyimlerini en iyi şekilde kullanandır. Ancak insanın daha akıllısı, kendi bilgi ve deneyimi kadar başkalarının da bilgi ve deneyimlerinden faydalanabilendir. 

Yola çıktıktan sonra ihtiyaç olan şey yılmamak, vazgeçmemek, kararlı olmak, ısrarcı olmak, mücadeleci olmak, amacı akıldan çıkarmamak, yol arkadaşlarını cesaretlendirmek ve plan doğrultusunda ilerlemektir. Hiçbir çetin yolculuk terlemeden gerçekleşmez. Zorlu yolculuklarda yorulmak, uykusuz, aç ve susuz kalmak vardır; gecenin soğuğu, sabahın ayazı, gündüzün yakıcı güneşi vardır; düz yollar kadar patikalar, aşılacak dağlar, geçilecek ormanın güzellikleri kadar tehlikeleri vardır. Ulaşacağı hedefi aklından çıkarmadan yol alanlar için tüm bunlar birer detaydır. İyi planlanmış bir yolculukta bunların çoğu zaten biliniyordur, öngörülmüştür, düşünülmüştür ve gerekli hazırlıkları yapılmıştır.

  Her zaman en iyisini hak ettiğinize inanmalı ve her daim hallerinizin peşinden koşmalısınız. Her birimiz saygıyı, sevgiyi, mutlu ve başarmayı hak ediyoruz.

Bu yazıyı paylaş:

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu yazarın toplam 1 eseri bulunmaktadır.