Ebediyet Güneşim / Sergül Vural
Süzülür penceremden tozpembecik umutlar,
Yeni günle ağarır grileşen bulutlar.
Sevda yanığı gönlüm boyanır kırmızıya,
Dayandıkça dayanır hasret denen sızıya.
Sen, bitip tükenmeyen Düşlerimin Sultanı,
Yazılmakta adınla yüreğimin destanı…
Aklın hükümdarlığı terk etti benliğimi,
Kuşandım eşiğinde aşk dolu Sen’liğimi.
Ebedî bir vuslata uçalım senle diye,
Uzattım ellerine Süveydamı hediye.
Seyr-ü sefer edelim ötelere el ele,
Bu yolda rehber olsun çektiğimiz Besmele.
Sermest ruhlarımızla yanalım her adımda,
Yandıkça susayalım, kanalım her adımda.
Açılsın birdenbire kapanan bütün yollar,
Erisin bu uğurda dağlar, taşlar, buzullar.
Sen, ezeli yazgıyla aşkla gelen ateşim,
Isıt beni, yak beni, Ebediyet Güneşim.
Bak kuruyan dudaklar ve çatlayan uykular,
Sarıldı baharına sararan tüm suskular.
Ne fırtına savurdu ne kasırga ne tufan,
Sabır kuyularında duâdayım, bir ihsan…