Gebze Hüzünlü Bir Resim / Ömriye Karataş
Zaman yoktu seni sevmeye
Ihlamur ağaçları boyu yürüdüm
Kentte yangın sirenleri
Satıldı bütün aşklar haraç mezat
Deniz külü ölü yeryüzü
Bir kar uğultusu kurşuni
Kurumuş bir dalı düşündüm de
Saldım saçlarımı kara bir ırmağa
İsmail Çankaya şiirlerini okuyordu
Osman Yılmaz’ın yağmurlu pencerelerine
Şiirler yankılanıyordu rüzgarla Eskihisar kıyılarında
Eskihisar hürüm ben
Barışın ve sevdanın şarkısını söylerim kıyılarında
Umutla sarmaş dolaş
Ve denizin şiirle dirileceğine inanırım
Kuşlar konmuş firuze eyvanlara
Düşten yana yoksulum
Heykelini yaparım yitirdiklerimin
Gölcüönü meydanına
Güvercinler şafakların ecesiyim sizinle
İnsanlar ve güvercinler iç içe
Akşam havalarının pürtelaş parlak yaşam ışığı
Güvercinler meydanları bırakıp gittiler
Bir kırlangıç olabilecek misin sevgilim baharla dönen
Gökte firuze hüzün
Gölcüönü meydanı susuyor sen susuyorsun
Güzel saçlarım kadife paltoma dökülmüş
Kar yağıyor Gebze’ye
Sen şiir okuyorsun maskeli balolara
Coronadan ölenler çoğalıyor
Fabrika düdüğü ücret iş sıkıntısı ssk prim dolgun ümit
Bu düzen değişmeli
İçimi ısıtmak için bir kahve yudumluyorum
Gölgeler içinde arıyorum kendi gölgemi
Osman Yılmaz’ın yağmurlu sokaklarında
Yırtıyorum şiirlerimi
Zaman yoktu seni sevmeye
Zakkum ağaçları boyu yürüdüm