Menekşe / Şevket Sulhan
Menekşe gözlü bahar
Vuslatınla geçti aylar
Irmakların gürül gürül akıyor
Kıştan yorgunluk taşıyor gibi
Gelinleri kıskandıran menekşe
Gördüğüm yerde misin şimdi?
Yoksa akar çayların kenarından
Bir hayli yol mu gidiyorsun selamsız?
Gel, bir muhabbet edelim
Çok uzağımda durmayasın, incinir içim
Pencereden başka gün almaz gözüm
Hâlbuki perdesizdir yüzün, bilirim
Bilirim ya cömertliğini, bu yüzden
Sende tutuklu bir yanım kalırdı
Bugün aylardan Nisan
Takvimlerden bir yaprak düşer hüznüme
Hüznüme belki sensin çare
Tokken aç gezdik sokaklarda
Kolonya şişesine gir, dokun genzime
Yadırgama ne de olsa âdemoğluyum
Menekşe, tenim tenine hasret
Tomurcuk baharım, kaysım, eriğim…
Aden’de esintili kokum
Muradımı senden almaya ahtlıyım