Dut Ağacı/ Yusuf Kazak

Tefekkür ederdim her yaz;
Dut ağaçlarındaki kozalar mı daha sağlamdı
İpek böceklerinin eseri;
Yüreğimdeki şaheser sevdan mı
İlmek ilmek ördüğüm?
Güneş mi renk verirdi dutlara
Yoksa meyve dudakların mı?
Tırmanırdım dut ağacına,
Gelince hasat zamanı
Epey olgunlaşmış aşkınla;
Bir türlü hasat edemediğim.
Bulardım dişlerimi kara dutlara,
Mevsimleri aşan kara sevdanla,
Zerrelerime sirayet etmiş.
Boyanırken yanaklarım al lekelerle
Alaca olurdu bendeki aşk duvarın.
Ne lekeleri çıkardı dutların ellerimden
Ne de sevdanın izleri gönlümden
Basarken dallarına dut ağacının;
Cereyan ederdi derinlerimde
Çocuksu ürpertiler;
Korkardım kırmaktan hem ince dalları
Hem de zarif sevdanı;
Kalbimin bahçesinde büyüttüğüm…
İnmek istemezdim dut ağacından
Gelip çatana kadar kış;
İnmek istemezdim aşk ağacından
Bahardan başka mevsim görmemiş…