Ölecekse Böyle Ölsün İnsan / Fahreddin Aksu
Bir miktar zaman geçmiş, gözlerim bu manzarayı görmeyeli
Yazlar kış olmuş, sevgiler nefret
Haliyle biraz değişmiş İstanbul.
Kokusu biraz farklı,
Saçlarını da belinden omuzlarına çekmiş, daha bir alımlı.
Ve ben gelmeyeli buralara gerçeklik almış başını gitmiş, yanında hasret, özlem ve aşkla beraber.
Şikayetçi miyim? Adam sen de! Hiç değilim hem de.
Ben yaptım burayı der gibi kasvetliyim üstelik
Kaşlarım çatık, başım bulanık…
Dünyanın bütün çelişkilerini bi oturuşta afiyetle yemiş kadar da yılgın!
Ama yine de gözlerim takip ediyor ömrümden ömür götüren İstanbul’u
Güneş batıyor;
ölüme giden bir mahkumun,
ayak sürercesine ağırdan alması edasında.
Yeni umutlar yeşeriyor tutsaklığına az önce son verdiğim hislerimde
Yeniden doğmak mı bu?
Yoksa daha yavaş ölmek mi?
Her ne derseniz deyin!
Eğer öleceksem de böyle öleyim!
Ölecekse böyle ölsün insan!
Yeniden doğmak için umutlarıyla,
İstanbul’la savaşarak,
Üstelik savaşlara inat barış isterken.
Moda Sahil / Kadıköy-İstanbul