DergiZan

Yazı ve Sanat Ülkesi

Aşk / İnci Geçkil

 

Tuhaf bir gece; bazen beklemek, bazen sabretmek düşüyor bize. Artık küçücük bir ışık çok uzak geliyor. Yine susmak yenilmek anlamına gelmiyor artık. Hergün mutlu olsaydım, beklide mutluluğun anlamı kalmazdı. Yine bana kızacaksın ne diyorsun, ne saçmalıyorsun oğlum diye. Ben yine susacağım ve sen yine BİTTİ diyeceksin. Ama yine beni seveceksin bazen özleyecek bazen de nefret edeceksin. Ama bilmeyeceksin, anlamayacaksın sensizliğin beni kahrettiğini, içimi acıttığını. Mutsuzluk değil aslında bu, umutsuzlukta değil. Bazen gülümserim sonra birden donar gülümsemem. Aklıma son sözlerin gelir BİTTİ. Ne tuhaf değil mi benim söylemeyi düşünmediğim sözler. İşte tuhaf bir gece yine. Bitti desende seni anlamaya, öğrenmeye çaba sarf ediyorum. Sonunda olmadığını anlıyorum. Ne tuhaf bir gece her şey zor, her şey kötü ve her şey bela. Geçmiyecek gibi geliyor. Ama bu kez sen mutlu olmalısın.

Ve bu kez yapamadık yaşayamadık ne varsa hepsini yaşayacaksın. Sen bundan sonra çok gülecek ama daha az güveneceksin insanlara ve hep olduğu gibi…Bazen biraz zor olsada şeytanın bacağını kıran hep sen olacaksın. Şimdi uyu güzel düşler kurki, yarın hepsi gerçek olsun. Ve birgün kapılar açıldığında hayat seni bekliyor olsun. Ve birgün kapılar açıldığında hayat seni bekliyor demektir. Ve bir sabah güneş gözünü kamaştırdığında yeniden merhaba diyeceksin hayata bunu sakın UNUTMA ve bu gece çokça yıldız var gökyüzünde. Ay görünmüyor sen görmesende bilki onlar aynı hepseni seni hala çok seviyor BEKLİYOR.

Zamanı gelince seveceksin birini. Hayattan alıp veremediğin olacak. Herkese karşı, ulu orta… Unutacaksın geçmişi. Tüm insanlara karşı “bu benim geleceğim” diyerek sergileyeceksin. Korktuğun o gülün dikenine bile sımsıkı sarılacaksın. Arkasında duracak, yeri gelecek onun için hayatta yapmam dediğin şeyleri hayattayken yapacaksın. Dizlerin titremeden onunla gelen acıyı buyur edeceksin. Onunla her şeyi sevecek, onun için her şeyi sever hale geleceksin. Ama asla sevdiğin için pişman olmayacaksın. Gitse bile! Çünkü sen onu sevdin, onun yanında kalışını değil. Ki zaten gerçekten sevmişsen, gitmek ve kalmak senin için aynı şeydir. Bazılarının tek farkı vardır; giderek kendini daha çok sevdirir…

Hangi haram, yokluğun kadar boğazımda kalabilir ki? Ve hangi tövbe senden caydırabilir ki? Dedim ya işte, cennetinden alacaklıyım sevgili…

Unutmadığını bilsem, tekrar s/ararım…

Birini çok seversin ya, sanki etrafında kelebekler uçuşur dünyanın en huzur verici anı onun eline dokunuşun gibi gelir onu hiçbir zaman bırakmak istemezsin aslında seversin, özlersin onun kokusu cennet kokusu gibiydi dersin arkadaşlarına onun gitmesine üzülürsün çok üzülürsün gecelerce ağlarsın o fark etmesin diye o gelirken kafanı aşağı eğersin o gülerek geçer yanından, onun fotoğraflarına bakarak saatlerce ağlarsın ama onun umrunda olmazsın, aslında bu koyar sana belki hala seviyordur dersin inanmışsındır çünkü onun seni sevdiğine onunla evlilik hayalleri kurmuşsundur sen hala biz evlenecektik dersin. O başkasıyla bu hayalleri yaşarken sen hayatının en kötü dönemini yaşarsın özlersin onu çok özlersin ama anlamaz o bunu sevgilisiyle güldüğü resimleri atar face’ine ama güçlü olmalısın artık o seni unuttu sende onu unutmalısın denersin işte arkadaşların da onu unutmana yardım ederler ama yapamazsın işte onsuz yaşayamazsın, yapamazsın!..

Aklımın sokaklarında beraber yürürdük onunla. O başkasına giderdi, ben kendime gelemezdim.
Kirpiklerin birbirine karışmış, sanırım yanlış insan için ağlıyorsun.
Her insanın ezberinde tuttuğu bir yalnızlık vardır.
Ve gün gelir öyle bir seversin ki; denizi olmasa bile o kent seni boğabilir…
İnsan kendinden de yorulur bazen, başkasına gitmek isterken. Dinlensen, geçmez… Dinlesen, geçmez…

Tutsağın değildim, tutsaydın senindim.

 

 

Bu yazıyı paylaş:

2 thoughts on “Aşk / İnci Geçkil

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu yazarın toplam 12 eseri bulunmaktadır.