İçimdeki Şehri Yaktığında Nisan Değildi / Müştehir Karakaya
içimdeki şehri yıktığında
nisan değildi, biliyorum
bir yağmuru çok çok
damdaki kediler sevmez
cehennem olsa iki yanımız
içimizdeki cennete koşalım
ah ne olacak bu üçü/lem
sol yanında sancı var
sağ yanına dön de gel
içimdeki şehri yaktığında
nisan değildi, biliyorum
ölümü ve aşkı
öper gibi gel büyütelim
yorgun bedenlere sığınan gece
ikilemi şüphesiz canla cananın
iğne deliğine zamanın
kalın bir ip geçirmektir asıl hüner
elini uzattığın elin kolları kesik
bana dönsen
uçurumdur her yanım
içimdeki şehri yokladığında
nisan değildi, biliyorum
bu çıbanı kanatırsan
aynı ruhun elemini duyarsın
akıldan akıla yol varsa eğer
çok yağmurlar yağar
sen bu aşkın tarifinde var isen
iki de bir, üçü de bir
altı da bir, onu da
belki yoktur yüreğinde bir tufan
ancak gerçek
kor teninde yol olur
nisan 2009
Yine Nisan, yine Üstad Müştehir Karakaya’nın dilinden inciler dökülüyor… Tebrik ediyorum, çok güzeldi yağmurlu bir nisan sabahında….