DergiZan

Yazı ve Sanat Ülkesi

Şefkat İstiyorlar / Rahman Ayhan


Bakü’de gezdiğim sıralarda pavyon ve kumarhaneden çıkan tanıdık birilerini görünce, içimden çok kötü düşündüm…

Ancak hani eskiden “Vikingler” diye bir çizgi film vardı…

O filmde kaptanın oğlu olan Viking, her zor durumda kalındığında düşünüp, kafasında yıldızlar patlayınca, sorunlara çözüm bulurdu…

İşte benim de kafamda yıldızlar patlayıp, hemen aklıma bir olay geldi…

“Köyün birine yeni bir İmam atanmış… İmam, cemaatle tanışıp, muhabbeti geliştirmiş…

Ancak, köydeki sakin ve hareketsiz yaşamdan sıkılan İmam, bir kahveye takılıp orada, gençlerle beraber oyun oynamaya başlamış…

Tabi bu ihtiyarlar ve bazılarında dedikoduya yol açmış…

Müftülüğe şikâyet edilen imamın hakkında, soruşturma açılmış…

Kendini soruşturan Müfettişlere, “Ben gençleri Camiye çekmek için, böyle yapıyorum” deyince, soruşturmayı savuşturmuştu…

Tabi yıllardır, o köyde görev yaptığı halde hiç kimseyi, Camiye getirememişti…”

Ama en azından o yolu deniyor ya…

Peki, bu olayı niçin anlattım, söyleyeyim…

Bakü’de gezip, tozarken, bir gazino ve pavyondan çıkan kişi yabancı gelmedi bana…

Daha sonra sima olarak hatırladığım bu kişi, elit bir üniversitede Profesör idi…

Ağzım açık bir şekilde ona bakarken, yukarda bahsettiğim olayı hatırladım…

“Tabi ya” diye, bağırarak söylemişim…

İşte bilim Adamlığı budur… Üniversitede öğrencilerinden ayrı, pavyon, kumarhane ve batakhanelerde, seminerler ve konferanslar vererek, insanları aydınlatıyordu…

Belki de, aydınlanan bu insanlar bilim sayesinde hidayete erip, doğru yolu bulacaklar…

Sevgili Hocam ve onun gibiler sayesinde, dünyada kötülük kalmayacak…

Türkiye ise en kısa zamanda müreffeh bir ülke olarak huzura kavuşacaktır…

“Ben” duygusundan, “Biz” duygusuna erişilecektir…

Atatürk’ün bahsettiği “Dünya’da her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için

En hakiki mürşit ilimdir, fendir… İlim ve fennin dışında mürşit aramak gaflet, cehalet, delalettir “…

Bakü’ye geldiğim ilk gün, turizmcilik yapıp, otobüs firması olan, işadamı bir arkadaş bana: “Ağabey, istersen seni bir yere getireyim” demişti de, “Nereye” diye sorduğumda, “Bikinili kızların, masaj yaptığı bir yere” deyince, “Daha sonra” demiştim…

Hocamı, pavyondan çıkarken görünce, şimdi, kafamı taşlara vuruyorum…

Ya şimdi sevgili Hocam, bikinili kızların olduğu yeri benden önce keşfedip, konferans verirse, ben ne yaparım…

Oraya gittiğimde, “Konferanstan sonra kapandı” denirse, hakkımı, kaybetmiş olacağım…

Neyse, her işte bir hayır vardır diyerek, çekip gittim oradan…

Allah(cc), böyle Hocalarımıza zeval vermesin…

Ülkenin kurtuluşu ve geleceği bu gibi Hocalarımızın elinde…

Gerçi bazıları, kendi üniversitelerinde, liyakata hiç önem vermezler ama rahmetli Erbakan Hocamızın bir sözü, sürekli, aklıma geliyor:

“Bir çiçekle bahar olmaz… Ancak her bahar, bir çiçekle başlar” demişti…

İşte bu Hocalarımız da konferanslarına, pavyon, kumarhane ve diskoteklerden başlamışlar…

Bu gibi yerlerin diğerlerinden daha fazla ilgi ve şefkate ihtiyacı var…

O ilgi ve şefkat, onlarda fazlasıyla var…

Benden onlara koskoca bir bravo…

16.07.2021

Bu yazıyı paylaş:

One thought on “Şefkat İstiyorlar / Rahman Ayhan

  1. Sevgili Rahman, o hoca arkadas kendini mutlaka biliyordur. Pavyona gitme nedenini ne sen bilebilirsin, ne de ben! Sen gördügünü anlattin, ancak biraz yorum katarak. Her yorumda biraz yanilma payi vardir! Bir toplum sadece sokaklarinda gezmek, üniversitelerinde okumak-ders vermek ve esnafiyla dertleserek taninamaz! Bil istedim. Selamlar
    (Not: Imla hatalari klavye kaynaklidir).

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu yazarın toplam 45 eseri bulunmaktadır.

Yazarın diğer yazıları