Bilge Kral’ın Yanında / Rahman Ayhan
Yüzyıllarca bizim toprağımız olan Balkanlarda ki kalemiz Bosna Hersek’in başkenti, Saray Bosna’da geziyordum…
Gezimin ikinci günü olan çarşamba günü, Bilge Kral, Aliya İzzet Begoviç’in ve 1992 yılından 1996 yılına kadar Sırplı namussuz, şerefsizlerin vahşice tecavüz edip, öldürdükleri Bosnalı Müslümanların mezarlarını ziyaret ettim…
Bilge Kralın başında, dua ederek, Kur’an-ı Kerim okudum… Fakat Bosnalıların ilgisizliği, çok dikkatimi çekti…
Orada durduğum 1 saati aşkın sürece iki kişi mezarı ziyarete geldi… Onlar da, iki kız Türk gezgin öğrenci idi…
Mezarları temizleyen, üç Bosnalı işçi ağızlarında sakız, kulaklıkla müzik dinliyorlardı…
Bu mübarek insanın ve şehitlerin, mezarına saygı yoktu…
Mezarların başında epey bir süre kalarak Kur’an-ı Kerim okuduktan sonra, tam,
“Allah (cc)’a ısmarladık” diyerek giderken, yaşlıca bir adam önümü kesti…
“Dur, nereye gidiyorsun?” dedi, bana…
“Kur’an okudum, gidiyorum” dedim…
Kızgın bir şekilde bana bakarak: “Başka bir şey yok mu?”
“Yok” dediğimde, birden aklıma geldi…
“Aaaaaa evet, Bilge Kral’a selam gönderenler vardı ama siz nereden biliyorsunuz?” dediğimde, karşımdaki ihtiyara iyice bakınca bir anda titremeye başladım…
Ayak bağlarım çözülerek yere çöktüm… Evet, bu karşımdaki ihtiyar, Bilge Kral’ın ta kendisi idi…
Kekeleyerek: “Fa, fak, fakat siz ö, öl, ölmemiş miydiniz? “ diye sordum…
“Kimler bana selam söyledi” dedi…
Dizlerimin bağı çözülmüş titriyor, ayakta duramıyordum, “Şey, gördüğüm hemen herkes ve
Diğer bazıları da Sosyal medyadan, mesaj çekerek, selam söyledi… Ama özellikle değerli Başhekimimiz Dr. Atilla Yılmaz telefon açarak özellikle selam söyledi” dedim…
“Tamam, şimdi beni dikkatli dinle” dedi ve başladı anlatmaya…
“Bana selam söyleyen herkese sende, benden selam söyle… Onların hepsine sevgi ve saygılarımı ilet… Dr. Atilla Yılmaz’a söyle ki: “Başhekim, Başkan olarak, Türk Milletine daha yıllarca hizmet edecek… Benim yanıma gelmesine daha 45-50 yıl var… Devlete,
Millete, hizmete devam etsin… Selam söyleyenlerden birkaçı, yakın zamanda benim yanıma gelecekler, hazırlıklarını yapsınlar” dedi…
“P, Pe, Pek, Peki söylerim, Bilge Kralım” dedim, ona…
“Başka bir emrin var mı?” diye sorunca, Bilge Kralın bir anda yok olduğunu, gördüm…
Aman Allah(cc)’ım,
Yoksa gündüz vakti uyanıkken, ben bir rüyamı gördüm? Fakat karşımda canlı bir şekilde duruyordu…
Bu olaydan sonra elbiselerimi değişmek için hemen otele gittim… Korku ve heyecandan, altıma etmişim…
“Ne dersiniz, gündüz gözüyle gördüğüm rüya mı? Yoksa bir hayal mi?”
BOSNA’DA MESLEK…
Bosna Hersek gezimde gördüğüm ve başıma gelen olaylarla oraları sizlere tanıtmaya çalışıyorum…
Fakat Türkiye gündemi o kadar fazla ki bir türlü Bosna gezimin hepsini sizlere aktaramadım…
Bugün Bosna gezimde gördüklerimi ve hissettiklerimi tanıtmaya devam ediyorum…
Bosna Hersek’i gezdin, orada ne yapmak istersin?” diye sorup, öğrenmek istiyorsunuz…
Hayır, bana bu soruyu soranlar, Bosna Hersek’te, iş arayışına girmeye başladılar, bile…
Bosna’da, çok iş yapmak istemem çünkü Türkiye ile uyumlu değil ve çoğu işi ise biz beceremeyiz…
Ama bir iş var ki, bu işi kaçırmadan, kabul ederim… Hatta hemen bugün, devlet memurluğunu bırakırım…
Bu iş, çok paralı bir iş…
Hemde insanları rahatlatan, epey itibarlı bir iş…
Beni bu işe alırsalar, Saraybosna’ya, hemen yarın taşınır giderim… Bu meslek nedir diye çok merak ettiniz değil mi?
Bu meslek, tuvaletçilik… Bosna Hersek’te tuvaletçi olmak isterim…
“Niye” diye soruyorsunuz? Bosna’da, tuvalet ücreti 1 Mark… Bugünkü kurla 1 Mark 4,50 ₺ ediyor… Günde, 200 kişi kullanırsa, 200 Mark, 1 ayda ise 6 Bin Mark ediyor…Bu parayı TL’ye çevirmeye kalkarsanız, 27 Bin ₺, Sadece bir yılda ise 324 Bin ₺ eder… 5 yılın sonunda,
Milyoner olarak Türkiye’ye Kral olarak gelirim…
Bundan daha kazançlı ve itibarlı bir meslek duydunuz mu?
Sonra tuvaletlerde su olmadığı için su parası, derdi, başka hiçbir masrafı da yok…
Onlar, Trabzon’da ki gibi bağlamadıkları suya, parada almıyorlar…
“Bundan iyisi, Şam’da Kayısı” diye bir söz vardır…
“Heyt be, tutmayın beni, Tuvaletçiler Kralı geliyor…”
16.11.2018